25.12.13

b ı k t ı m -1-

_ayakkabı kutusu esprilerinden (aslında bu ülkeyle ilgili her türlü espriden bıktım çünkü artık her durumdan bu kadar espri çıkıyor oluşu bir yerden sonra beni korkutuyor ve bir süre sonra olayların ciddiyetini ve vahametini gerektiği kadar kavrayamayışımıza sebep oluyor bence. hatta artık normal karşılayabilmemize...)

_baaddin'in konuşma balonlarından

_son model telefonlarla çekilen ancak sanki nokia 7650 ile çekilmiş gibi karaktersiz ve çözünürlüksüz instagram fotoğraflarından

_turkcell ve turkcell'e dair her şeyden

_kendi başına, koca bir maaşla, hiçbir geçim derdine düşmemişken, yine de geçinemiyor oluşumdan

_her gün, her akşamın aynılığından. eve varış, her şeyin hazır oluşu, (iki çeşit yemek, tozu alınmış eşyalar, yıkanmış ve ütülenmiş giysiler, ödenmiş faturalar ve bu yüzden hiçbir şeyin son ödeme tarihini takip etmeye gerek kalmaması, market alışverişleri -peynir, tuvalet kağıdı, deterjan, ekmek: bunlar elzem ve her zaman mevcut- vb.) saçmasapan şeylerle ağzı gevelemek, duşta suyun sıcaklığını ayarlamaya çalışmak, fön makinası gürültüsü, kedi maması, (buna iki günde bir kedi kakası da ekleniyor) yatağa uzanış, gözlerle satırları takip etme ısrarı ve uykuya yeniliş...

_odanın içinde uçuşan, koltuk örtülerine mıhlanan kedi tüylerinden

_gittikçe büyüyen kişisel dağınıklığımdan

_gittikçe kaybolan kişisel temizliğimden

_bitmek bilmez sırt ve boyun ağrılarımdan (buna bir de işitme kaybı eklendi)

_doymak bilmez iştahımdan ve bununla beraber büyüyen bedenimden

_saatlerce aynı noktaya gözlerimi dikip, benzer pozisyonlarda kalarak, dünyanın en rahatsız sandalyesinde oturarak çalışmaya mecbur kalışımdan

_servisin gözlerimi yoran saçmasapan ışığından (gül pavyon)

_buraya yazacak o kadar çok şey vardı ki ama araya birkaç gün girince hepsi uçtu gitti. yayınlanmayı bekleyen onlarca taslaktan biri olmaması için (bana tamamlanması gerektiği zorunluluğunu hissettirmemesi için -ne biçim cümle bu be-) yayınlıyorum bu haliyle. pofff...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder